80’ler çok güzel günlerdi. Belki de o günlerde çocuk olduğumuz için bize öyle geliyordu. Şimdi ise geçmişe, çocukluğumuza bir özlem duyduğumuz için o günleri güzel diye hatırlıyoruz belki. Ama öyle değil be…Güzeldi o günler. Genel kültür düzeyimiz TRT’nin bize sunduğuyla doğru orantılıydı. Müzik hayatımızda genelde öyle. Sezen Cumhur Önal, ''Çikolata renkli bir sanatçımız var sırada; Michael Jackson söylüyor, Bad.'' diyerek tanıtırdı bize popun kralını. İlkokulda Michael Jackson, Madonna salla salla vur duvara diye az geyiğini döndürmedik koca kralın. En büyük geyik ise tek jetonla Street Fighter bitirmeye kastığımız atari salonlarında dönerdi. ‘’Olm var ya Michael Jackson ölünce kendini donduracakmış. Sonra ölümsüzlük bulununca çözeceklermiş adamı.’’. Güzel günlerdi işte o günler. Şarkı sözünü bilmeden, hatta tek kelime İngilizce bilmeden şarkılarını söylemeye kasmak. ‘’ Eni Vici Vokke’’ diye güya Smooth Criminal’ı söylediğini zannetmek, Moonwalk yapacağım diye maymun olmak filan.
Benim gibi pop müzikten nefret eden bir adamı bile sarstı kralın ölümü. Evet kralı geçen gün kalp krizi sonucu kaybettik. Sadece kendisi değil bir nesil, bir kuşak, 80’ler de öldü onunla birlikte. Keşke doğru olsaymış lan ilkokul geyiğimiz. Dondursalar ve diriltseler adamı…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder