9 Mayıs 2010 Pazar

Barcelona Altyapısı vs. Türkiye Altyapısı

Barcelona adı bugünlerde çok revaçta. Tabi yaşadığı başarılar tartışılmaz. Ancak asıl önemlisi altyapıdaki gençlere aşıladığı sistem. Burada altyapıdan çıkarttığı oyunculardan bahsetmiyorum. Altyapıda ne kadar yıldız adayı olurlarsa olsunlar oyunculara yerleştirdikleri felsefeden bahsediyorum. Bizim temel eksikliğimiz de budur aslında. Yıldız oyuncu olmak başına buyruk hareket etmek değildir. Sistem içinde mümkün olduğunca efektif olmaktır. 

Giovani Dos Santos'u senelerdir takip ediyorum. Belki yaşı henüz 20 ama çok erken yaşlardan beri üst düzeyde bir isim. Ne şartta olursa olsun bonservisinin de alınması lazım. Bunun nedenini şöyle bir kaç fotoğrafla anlatayım.

Aşağıdaki fotoğraflar Galatasaray'ın Antalyaspor ile oynadığı karşılaşmadan. Ayrıntıları tek tek yazalım.

Lucas Neill, Hakan Balta'ya doğru bir geri top atıyor ve Balta bu topu Sabri'ye aktarmak istiyor.

  Sabri bu esnada ikili mücadele sonucu düşüyor ve top boşa düşüyor. Henüz Giovani gözükmüyor bile ekranda.

 Ama  müthiş bir deparla yetişiyor ve topun dibine harika girerek 2 oyuncuyu oyundan düşürüyor Giovani.

 Devamında karşısına gelen oyuncuyu da yine harika bir feyk çalımla yatırıyor ve sıyrılıp kendini boşa çıkartıyor.

 

Ve işte asıl gelmek istediğim nokta. Önü açık olmasına ve bu güzel hareketlerinden sonra topu sürerek çıkayım demiyor. Baskıyı gördüğü için en müsait pozisyondaki Mehmet Topal'ı görüyor ve topu ona aktarıyor. Gerektiğinde çalım, gerektiğinde pas. İşte Rijkaard'ın sisteminde ve felsefesinde olması gerekenler.

Şimdi gelelim başka fotoğraflara. Başka bir maç veya başka bir andan kareler sunmayacağım size. Böyle yüzlercesini bulabilirim ama topu alan Mehmet Topal'a bakalım. Topal topu aldıktan sonra bakalım neler yapmış.

Mehmet Topal Giovani'den topu alıyor. Önü açık ve boş.

 

Biraz ağır davranıp çapraza kaçtığından Gio'ya baskı yapan adam Mehmet'e de basmak için geliyor.

 

Keita fotoğrafta da gözüktüğü gibi müsait olmasına rağmen Mehmet doğru pası aktaramıyor ve arkadaki oyuncu yetişip topa müdahele yapıyor.

 

İkili mücadeleyi kaybeden taraf Mehmet ve Keita pas alamayınca topa doğru hareketlenmiş. Rakip oyuncu da kalkıp son bir hamle ile topu taç çizgisine doğru dürtüyor.

 

Keita öne çıkınca onu savunan adam boşa çıkmış durumda. Mehmet'te yerde kaldığından topu alan rakip oyuncu savunmasız ve ani bir şekilde yakalıyor takımı. Taç çizgisine doğru giden topa hamle yapan bu rakip oyuncu hızla ilerlemek istiyor. Buyrun size bir kontra atak başlangıcı.

 

Giovani oyun zekası, hızı ve hüzum gücüyle bu takımda mutlaka yer almalıdır. Ona ödenecek ücret kesinlikle yüksek olmayacaktır bana göre. Galatasaray bu fırsatı kaçırırsa ileride çok pişman olur. Gol yollarında da kötü değil bana göre. Sadece biraz daha takımla çalışmaya ve maç eksikliğini gidermeye ihtiyacı var. Yoksa son vuruşları da etkilidir.

2 farklı altyapıdan çıkan oyuncunun anlayış farkı var bu fotoğraflarda. Bunun gibi onlarca koyarım, kabak Mehmet'in başına patlamasın, yanlış anlaşılmayalım. Maalesef Rijkaard ve felsefesi derken oyuncularımız bu felsefeden biraz uzaktalar. Dediğim gibi ne kadar yıldız olursan ol gerektiğinde çalım gerektiğinde pas. İşte Rijkaard felsefesi bu.

1 yorum: